pen36 header icon36

SHARKI ve SHIIR

Wednesday, 31. December 2008

Ödünç hayatlar ...

Yaşamak değil, bu telaş öldürecek" dediği gibi şairin
o telaşla, bırakın Paris yolunda ılık rüzgarlara taratmaya saçlarımızı
sevdiğimizle doyasıya bir sohbet bile edemedik biz...
Gözümüz saatte söyleştik hep
koşuşur gibi seviştik
yarışır gibi çalıştık
Hep yetişecek bir yerler vardı
aranacak adamlar, yapılacak işler
Bir sonraki günün telaşı, bir öncekinin terine bulaştı
başkalarının hayatı, bizimkini aştı.
Kör karanlıkta çalar saat yerine
kuşluk vakti, kızarmış ekmek kokusu
veya yavuklu busesi ile uyanma düşlerini hababam erteledik.
20'li yaşlardayken 30'lara kurduk saatin alarmını
30'larımızda 40'lara belki sonra 50'lere...
Lakin öyle yanlış kurgulanmış ki hayat
kuşlukta uyanma fırsatını sunduğunda size
artık uyku girmez oluyor gizlerinize...
Doyasıya söyleşmek
telaşsız sevişmek için bol zamana kavuştuğunuzda
söyleyecek, sevişecek kimsecikler kalmıyor yanınızda...
Özenle yarına sakladığınız bir sarı lira gibi ömrünüz
vakti gelip sandıktan çıkardığınızda
bir de bakıyorsunuz ki
tedavülden kalkmış...

can dündar

Sunday, 14. December 2008

İP

Kaderimin içine bir kandil gibi sarkmışım
irkili kalmışım, alın yazında ellerim
senden öte ip görünüyor bana
ilmek ilmek
ya hamal olacağım
ya idam sonunda

Hazım Zeyrek

Monday, 1. December 2008

Turnam yükseklerden uçar

Turnam yükseklerden uçar
Allı kanadını açar
İflah olmaz derde düşer
Ne bu sevdadan vazgeçer

Durnam gel gidelim bize
Tahammül kalmadı naza
Hasretin yıllarca sürdü
Hangi suçuma bu ceza

???

Sunday, 5. October 2008

Altro

Şarkı söylüyormuşum
Sokaklarda,
Görmüşler.

Yere yere bakıyormuşum
Yürürken
Duymuşlar.

Sonrasını kendileri uydurmuşlar.

Özdemir Asaf

Thursday, 4. September 2008

BECERİKSİZ

Kabuğunu koparmadan
ne bir elmayı soyabildim
ne de iyileştirebildim bir yaramı
ama karşıma çıkınca
kızmadım hiç elma kurduna
bendim çünkü bıçağı saplayan
onun yurduna


Şair diyorlar benim için
bilmiyorum oysa
her şiire konmalı mı uyak
her yere nedense
konamıyor teyyare
hay dilimi
arı türkçe soksun; uçak


Kaptan olmak isterdim
aynanın karşısında
eski bir sinema yıldızı
gibi ağlayan
İstanbul'un hatlarında
bir fırça hafifliğiyle gidip
gelen vapurlara


Eskimo bir şair dokunuyor omuzuma
ve Kız Kulesi'ni göstererek
bırak artık diyor üzülmeyi
yedi tepeli bu şehirde
şiir okunacak tek yer
elbette denizin ortasındaki
şu küçük buz dağı


Terzi olsa da babam
sökük dikmesini beceremem
beni yalnızca sen anlarsın
iğnenin deliğinden geçsin
diye ipliklerin
bir anlık ıslatıldığı dudaklara
takılıp kalan annem

Sunay Akın

Wednesday, 14. May 2008

Eskiden ne güzel cahildik!..

Dışarıda kar...
Ama kuzine içten içe öyle yanıyor ki.
Kuzinenin üzerinde demir maşa...
Maşanın üzerinde de ekmek dilimleri.
Aydınlık bir kış sabahı ve kızarmış
ekmek kokusu... Sucuk lükstü.
Yumurta lezzetli. Ekmek her zaman
ekmek gibi... Bir kez olsun kümesten
yumurta almamış, bir kez olsun o
kızarmış ekmeğin kokusunu duymamış ve
fakat alışveriş merkezlerinin restoran
katlarında, boğucu bir gürültü ve
havasızlık içinde hamburger keyfine
fit olmuş çocuklar ve gençler için ben
ne kadar yaşlıyım?
***
Dışarıda kar...
İçeride kanaat...
İçeride huzur.
O beyaz örtünün gelişi sürpriz olurdu.
Şimdiki gibi üç günlük hava
tahmini, kar yağışı için dakikalı
randevu falan yoktu. (Meteoroloji
tutturamadığı zaman o kadar
seviniyorum ki...) Krize de girmezdik.
İran'ı
hiç takmazdık. Yakacak bir şeyler
olurdu her zaman.
Ve kuzine hem ısıtır hem de
pişirirdi...
Bize kalan kışın ve karın tadını
çıkarmaktı...
Mumumuz, gaz lambamız vardı.
***
Televizyon yoktu. Gazete de her zaman
olmazdı. Öyle güzel cahildik ki,
keyfimiz bozulmazdı hiç! Portakal
kabuklarını sobanın üzerine dizer,
kokusuna râm olurduk. Kestane közlemek
büsbütün bir gecenin akıllara seza
mutluluğuydu. Sonra illa ki,
büyüklerin anlattığı hikâyeler,
hatıralar... Birçoğu arızalı ve
tedaviye muhtaç beyinlerden çıkma
dizilerin ve filmlerin açtığı hasarlar
yerine, geniş ve besleyici bir
masal dünyası...
***
Lezzet bir tarafa, kokuya da hasret
kalacağımız kimin aklına gelirdi?
Ekmeklerimiz el değerek üretilirdi,
sağlıklıydı, lezzetliydi ve mis gibi
kokardı. Çay da kokardı... Domates
de... Bütün bu nefasete, küçücük bir
bakkal dükkânının zenginliği
yetiyordu.
***
Dışarıda kar...
İçeride huzur...
Zam endişesi, doğal gazın kesilme
korkusu, yolda kalma telaşı, rejim
tehlikesi... Kimin umurunda... Ne
güzel cahildik. Mutluluğun resmini
çiziyorduk...

Murat Basaran

türkücü murat başaranla uzaktan yakından alakası da yoktur.......deniliyor


Kaynak:

http://www.itusozluk.com/goster.php/murat+ba%FEaran

Saturday, 12. April 2008

100 yıl önce Şair Eşref şöyle diyordu:

100 yıl önce Şair Eşref şöyle diyordu:

Asiyab-i devleti (devlet dolabını) bir har da (eşek de) olsa döndürür.

Neyzen Tevfik de ona bir gönderme yapmıştı:

Öyle harlar koştular kim asiyab-ı devlete,
Birbirin çiğnemekten dolabı devlet dönmüyor.

Tuesday, 25. March 2008

Gücendim sana

"Seni seviyorum" ağır cümledir.
Herkese söylenmez.
Bazen yıllarca aranır,
bazen yıllarca beklenir o bir çift söz için.

Herkes söyleyemez.
Dili yakar, dudağı yakar,
bedeni kavurur, lime lime eder.
Velhâsıl yürekli işidir.
Bir ömür pahasına bir defa söylenir.

Keşke bana günde bin defa söylemeseydin,
ve sonra her bedene uygun bir hırka gibi önüne gelene giydirmeseydin...

Cahit Deniz

Wednesday, 5. December 2007

'Son Mektup-Bir Aşk Hikâyesi'

"Zevkin alınan ya da verilen bir şey olmadığını seninle anladım. Kendini verme ve ötekinden kendisini vermesini isteme biçimiydi zevk. Kendimizi tümüyle birbirimize verdik." (syf. 15)

Andre Gorz

Friday, 23. November 2007

Ask...

Ey akıl başımı terk et.
Zira aşk geldi.

Gazali

Ara

 

Vesaire

Ç ç Ğ ğ İ ı Ö ö Ş ş Ü ü

»» Türk Harfleri Çevirmeni

»» Bize Ulaşın
»» RSS:Başlıklar

Arşiv

May 2024
Sun
Mon
Tue
Wed
Thu
Fri
Sat
 
 
 
 1 
 2 
 3 
 4 
 5 
 6 
 7 
 8 
 9 
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
 
 
 
 

Sıcağı sıcağına

https://static.twoday.net/ yilmaz/images/DX07N_4UMAAC zhh.jpg
https://static.twoday.net/ yilmaz/images/DX07N_4UMAAC zhh.jpg
zehni - 9. Mar, 17:18
von Blogger zu Blogger
Würdest Du mir ein Interview geben? Ich schreibe unter...
ChristopherAG - 5. May, 01:06
Su akıyor ve ben gidiyorum...
Sonra fark ettim ki Su akıyor rüzgar esiyor Yağmur...
zehni - 15. Apr, 13:42
Sana..
Haddeden geçmiş nezâket yâl ü bâl olmuş sana Mey süzülmüş...
zehni - 15. Apr, 13:32
Görenlere Aşk ola
Asik olan ummana düser vay vay vay Hayvan gelir insan...
zehni - 25. Dec, 16:15
İnek nasıl kaşınır?..
İNEĞİN köydeki Atatürk büstüne sürünmesi ve büstü devirip...
zehni - 26. May, 20:22
Takvimlerden haberin...
GECELER DÜŞMAN Söz - Beste : Adnan Ergil Takvimlerden...
zehni - 26. May, 20:19
DİNİ YİRMİ KURUŞA SATMAYANLAR
Londra'daki caminin yeni imamı şehre gitmek için hep...
zehni - 10. Apr, 12:48
UPANİŞADLAR
İnsanlığın en eski felsefe eserleri. 4000 yıl önce,...
zehni - 17. Mar, 18:20
YEM BORUSU
Görmüyoruz sanmayın içyüzünü işlerin, O doğru duruşların...
zehni - 14. Mar, 13:02

Users Status

You are not logged in.

Durum

Online for 7148 days
Last update: 15. Jul, 02:03

turkey




Get Firefox!
Get Thunderbird!

CiDDi CiDDi
FUCKUELTE HAYVANI
gayriciddi
KOESHEM
OKUMUSH CHOCUK
SHARKI ve SHIIR
ya$ayarak
Profil
Logout
Subscribe Weblog