BİZİM arkadaş mutlaka bir şeye aklını takar, uğraşır durur...

Mesela, Fatih'in İstanbul'u alırken kadırgalarını, karadan mandalara çektirip limana indirdiği...

Bu doğru mu, değil mi?

Arşimet'in hamamda yıkanırken, yerçekimini keşfedip "Evraka!" diye bağırdığını duyan var mı?

Sezar, suikasta uğrayınca, manevi evladı Brütüs'e, "Sen de mi?" diye bağırırken, aslında, onun ihanetini belirtmemiştir... "Sende mi?" diye, kendi cüzdanının Brütüs'te olup olmadığını sormuştur.

Dedik ya, böyle garip huyları vardır, bizim arkadaşın...

Kelime: kadınbudu

- Olm sen nesin?
- Erkek!
- Tersi?
- Kadın!
- Onun yeneni?
- Çıtır

(Erdil Yasaroglu)

Kelime: diz

- pantolonu nereye giyeriz?
- bacağa?
- hah. bacaklarımızın ortasında ne vardır?
- oha!

Kelime: duvak

- kadınla erkek birleşmeden önce, erkeğin kaldırdığı şey
- oha!

kelime: repertuar

Anlatan, şarkı söylemeye meraklı bir hatundur ve kelimeyi görür görmez bu özelliğini iyi bilen hatun arkadaşına dönüp sorar:
- Benim neyim geniş?
- Kalçan!

kelime: dergah

- Hani böyle insanlar ulvi bir amaç için bir araya gelir aynı mekanda
- Grup seks!
- Çarpılırsın valla!
- Ha... Tamam trafo!