pen36 header icon36

SHARKI ve SHIIR

Friday, 10. December 2004

Agla beni

Kuruldum düslerine tezen gelesin
Serildim yollarina incinmeyesin
Dersin gelememde inanmayasin
Agla beni agla beni agla beni gelirsen yarala beni

Vurur elin acir deyi kapi ördüm güller ile
Sofra kurdum sarap ile
Dokunurda duymam diye dösek serdim kendim ile
Yastik ettim kolum ile

Koklamadan saclarini
Tatmadan hic sarabini
Sarhos oldum sarhos oldum
Bagla beni bagla beni bagla beni gelirsen bagla beni

Sazimin ezgisi acmazdamisin
Ezgimin dizesi nazdamisin
Gönlümün zor türküsü yollardamisin
Agla beni.......

Saim kocali

Wednesday, 8. December 2004

...

"Bir elde kadeh, bir elde Kur'an
Bir helaldir işimiz, bir haram,
Şu yarım yamalak dünyada,
Ne tam kafiriz, ne tam müslüman."

ömer Hayyam

Tuesday, 7. December 2004

OTUZ BEŞ YAŞ

Yas otuz bes! Yolun yarisi eder.
Dante gibi ortasindayiz omrun.
Delikanli cagimizdaki cevher,
Yalvarmak, yakarmak nafile bugun,
Gozunun yasina bakmadan gider.
Sakaklarima kar mi yagdi ne?
Benim mi Allahim bu cizgili yuz?
Ya gozler altindaki mor halkalar?
Neden boyle dusman gorunuyorsunuz;
Yillar yili dost bildigim aynalar?
Zamanla nasil degisiyor insan!
Hangi resmime baksam ben degilim:
Nerde o gunler, o sevk, o heyecan?
Bu guler yuzlu adam ben degilim
Yalandir kaygisiz oldugum yalan.
Hayal meyal seylerden ilk askimiz;
Hatirasi bile yabanci gelir.
Hayata beraber basladigimiz
Dostlarla da yollar ayrildi bir bir;
Gittikce artiyor yalnizligimiz
Gokyuzunun baska rengi de varmis!
Gec farkettim tasin sert oldugunu.
Su insani bogar, ates yakarmis!
Her dogan gunun bir dert oldugunu,
Insan bu yasa gelince anlarmis.
Ayva sari nar kirmizi sonbahar!
Her yil biraz daha benimsedigim.
Ne donup duruyor havada kuslar?
Nerden cikti bu cenaze? Olen kim?
Bu kacinci bahce gordum tarumar.
N'eylesin olum herkezin basinda.
Uyudun uyanamadin olacak
Kim bilir nerde, nasil, kac yasinda?
Bir namazlik saltanatin olacak.
Taht misali o musalla tasinda.

CAHIT SITKI TARANCI

(henüz o kadar olmamissak bile ...)

Monday, 29. November 2004

Leben

Leben ist nur ein wandelnd Schattenbild,
Ein armer Komödiant, der spreizt und knirscht
Sein Stündchen auf der Bühn und dann nicht mehr
Vernommen wird; ein Märchen ists, erzählt
Von einem Blödling, voller Klang und Wut,
Das nichts bedeutet.
William Shakespeare


Yasamak dedigin ne ki :Yürüyen bir gölge,bir zavalli kukla bu sahnede:Bir saat boy gösterip ,boyun kirip gidecek ! Bir daha duyulmayacak artik sesi.Bir aptalin anlattigi bir masal bu:kuru gürültüler,deli sacmalariyla dolu ve hic bir anlami olmayan

İstanbul İstanbul Olalı

Uzanıp Kanlıca’nın orta yerinde bi taşa
Gözümün yaşını yüzdürdüm Hisar’a doğru
Yapacak hiçbir şey yok gitmek istedi gitti
Hem anlıyorum hem çok acı tek taraflı bitti

Bi lodos lazım şimdi bana, bi kürek, bi kayık
Zulada birkaç şişe yakut yer gök kırmızı
Söverim gelmişine geçmişine ayıpsa ayıp
Düşer üstüme akşamdan kalma sabah yıldızı

Ne acı ne acı insan kendine ne kadar yenik
Bulunmadı ihanetin ilacı yürek koca bir karadelik
Yapacak hiçbir şey yok gönül bu sevdi
Yeni bir ten yeni bir heyecan bilirim üstelik

Bi lodos lazım şimdi bana, bi kürek, bi kayık
Zulada birkaç şişe yakut yer gök kırmızı
Söverim gelmişine geçmişine ayıpsa ayıp
Düşer üstüme akşamdan kalma sabah yıldızı

Ah İstanbul İstanbul olalı
Hiç görmedi böyle keder
Geberiyorum aşkından
Kalmadı bende gururdan eser

Sezen Aksu

Friday, 26. November 2004

Anlamak...

“Annelerin ninnilerinden,
spikerin okuduğu habere kadar,
yürekte, kitapta ve sokakta,
yenebilmek yalanı,
anlamak Sevgilim.
O bir müthiş bahtiyarlık;
Anlamak gideni
ve gelmekte olanı.”

Nazım Hikmet

Fahriye Abla

Hava keskin bir kömür kokusuyla dolar,
Kapanirdi daha gün batmadan kapilar.
Bu, afyon ruhu gibi baygin mahalleden,
Hayalimde tek çizgi bir sen kalmissin, sen!
Hülyasindaki genis aydinliga gülen
Gözlerin, dislerin ve ak pak gerdaninla
Ne güzel komsumuzdun sen, Fahriye Abla!

Eviniz kutu gibi küçücük bir evdi,
Sarmasiklarla balkonu örtük bir evdi;
Günesin batmasina yakin saatlerde
Yikanirdi gölgesi kuytu bir derede.
Yaz, kis yesil bir saksi itir pencerede;
Bahçende akasyalar açardi baharla.
Ne sirin komsumuzdun sen, Fahriye Abla!

Önce upuzun, sonra kesik saçin vardi;
Tenin bugdaysi, boyun bir basak kadardi.
Içini giciklardi bütün erkeklerin
Altin bileziklerle dolu bileklerin.
Açilirdi rüzgârda kisa eteklerin;
Açik saçik sarkilar söylerdin en fazla.
Ne çapkin komsumuzdun sen, Fahriye Abla!
Gönül verdin derlerdi o delikanliya,
En sonunda varmissin bir Erzincanliya.
Bilmem simdi hâlâ bu ilk kocanda misin,
Hâlâ daglari karli Erzincan’da misin?
Birak, geçmis günleri gönlüm hatirlasin;
Hâtirada kalan sey degismez zamanla,
Ne vefali komsumuzdun sen, Fahriye Abla!

Ahmet Muhip Dranas

Wednesday, 24. November 2004

Felluce'yim ben!

Felluce'yim ben... Yıkık, harap, mağrur ve asi...
Medeniyet denilen arsız yalanın tekzibi...
İşgale uğradım, yağmalandım, kana bulandım.
Evlatlarım ceset ceset yatar caddelerimde...
...dünyanın gözleri önünde...
Sofrasında yer aradığınız bir ziyafetin zor lokmasıyım.
Barbarların istilası karşısında Şark'ın nefs - i müdafaasıyım.
* * *
Bayramdı.
Çatışma vardı.
Cuma sabahı camide vuruldum.
Yerde can çekişirken bulundum.
Yaradan'ın evinde, Yok - eden vardı o gün...
Aradıklarını söyledikleri kitle - sel imha silahlarıyla geldiler.
Kafama nişan alıp, beynimi deldiler.
Dağıldı kafam, parçalandı yüzüm.
Kızıla kesti dayandığım duvar;
Kendi kanıma gömüldüm.
* * *
Tanırsınız beni...
Vietnam'da beynine kurşun sıkılan da bendim;
Filistin'de taşlarla kolu bacağı kırılan da...
İzmir'de ilk kurşunu atan da...
Hepsinde suçum aynıydı:
İşgalciye karşı ülkemi savunuyordum.
Ve kanlar içinde yattığım yerden dünyaya, unuttuğu bir yemini, "isyan"ı
hatırlatıyordum.
* * *
Fakat ne mümkün!
Katilim, benden çok önce dağıtmış dünyanın beynini...
Kara bir perde inmiş Ademoğullarının gözüne...
Görmüyor, duymuyor, ses vermiyor.
Susuyor riyakarca...
Aslan tarafından parçalanan avın artığına göz dikmiş sırtlanların iştahıyla...
...susuyor, katliama ortak olma pahasına...
* * *
Şimdi yalanlar söyleyecekler sana...
"Özgürlük götürdük, onun için öldürdük" diyecekler.
Bir tek yüzüm var, bunun karşısına koyabilecek.
Bu darmadağın, bu delik deşik, bu kanlı yüz, feneri olsun kör gözlerinizin...
Felluce adını, zulmün defterine yazın.
Ve asla unutmayın.
Dönerim bir gün; mazlumun ahı gibi çıkar gelirim.
İsyanlarla, sandıklarla... olmazsa, belime sarılmış bombalar, cephane yüklü
kamyonlarla...
"Terörist" diye işitirsiniz manşetlerde adımı yine; büyüğüne tapar, küçüğünü lanetlersiniz.
Suçlunun savcı, mazlumun sanık olduğu bu sefil mahkemede, adım adım faşizme gidersiniz.
Ödersiniz bedelini sükutunuzun...
Bir gün pişman olursunuz.
İşte o gün hatırlayın beni:
Ben, Felluce'yim.
21. asrın kabristanı, insanlığın son kalesiyim.

can.dundar@e-kolay.net

Tuesday, 23. November 2004

Senden konusuyoruz

Aksam ruzgari
Yesil gözlerinde ucuyor
salkim sögüdün
Yukarida ciril ciplak bir ay
Cok sükür cok sükür
Böyle bir gecede yanliz degilim.
Sarap ,ay ,rüzgar ve salkim sögüt
Senden konusuyoruz
Ergün Yaldiz

Saturday, 13. November 2004

BU ASK BURADA BITER

Bu ask burada biter ve ben çekip giderim
Yüregimde bir çocuk cebimde bir revolver
Bu ask burada biter iyi günler sevgilim
Ve ben çekip giderim bir nehir akip gider

Bir hatiradir simdi dalgýn uyuyan sehir
Solarken albümlerde çocuklar ve askerler
Yüzün bir kir çeçegi gibi usulca söner
Uyku ve unutkanlik gittikçe derinlesir

Yan yana uzanirdik ve islakti çimenler
Ne kadar güzeldin seni nasil essiz bir yazdi!
Bunu anlattilar hep, yani yiten bir aski
Geçerek bu dünyadan bütün ölü sairler

Bu ask burada biter ve ben çekip giderim
Yüregimde bir çocuk cebimde bir revolver
Bu ask burada biter iyi günler sevgilim
Ve ben çekip giderim bir nehir akip gider
                       Ataol Behramoglu

Ara

 

Vesaire

Ç ç Ğ ğ İ ı Ö ö Ş ş Ü ü

»» Türk Harfleri Çevirmeni

»» Bize Ulaşın
»» RSS:Başlıklar

Arşiv

May 2025
Sun
Mon
Tue
Wed
Thu
Fri
Sat
 
 
 
 
 1 
 2 
 3 
 4 
 5 
 6 
 7 
 8 
 9 
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
 
 
 

Sıcağı sıcağına

https://static.twoday.net/ yilmaz/images/DX07N_4UMAAC zhh.jpg
https://static.twoday.net/ yilmaz/images/DX07N_4UMAAC zhh.jpg
zehni - 9. Mar, 17:18
von Blogger zu Blogger
Würdest Du mir ein Interview geben? Ich schreibe unter...
ChristopherAG - 5. May, 01:06
Su akıyor ve ben gidiyorum...
Sonra fark ettim ki Su akıyor rüzgar esiyor Yağmur...
zehni - 15. Apr, 13:42
Sana..
Haddeden geçmiş nezâket yâl ü bâl olmuş sana Mey süzülmüş...
zehni - 15. Apr, 13:32
Görenlere Aşk ola
Asik olan ummana düser vay vay vay Hayvan gelir insan...
zehni - 25. Dec, 16:15
İnek nasıl kaşınır?..
İNEĞİN köydeki Atatürk büstüne sürünmesi ve büstü devirip...
zehni - 26. May, 20:22
Takvimlerden haberin...
GECELER DÜŞMAN Söz - Beste : Adnan Ergil Takvimlerden...
zehni - 26. May, 20:19
DİNİ YİRMİ KURUŞA SATMAYANLAR
Londra'daki caminin yeni imamı şehre gitmek için hep...
zehni - 10. Apr, 12:48
UPANİŞADLAR
İnsanlığın en eski felsefe eserleri. 4000 yıl önce,...
zehni - 17. Mar, 18:20
YEM BORUSU
Görmüyoruz sanmayın içyüzünü işlerin, O doğru duruşların...
zehni - 14. Mar, 13:02

Users Status

You are not logged in.

Durum

Online for 7507 days
Last update: 15. Jul, 02:03

turkey




Get Firefox!
Get Thunderbird!

CiDDi CiDDi
FUCKUELTE HAYVANI
gayriciddi
KOESHEM
OKUMUSH CHOCUK
SHARKI ve SHIIR
ya$ayarak
Profil
Logout
Subscribe Weblog