" The fear of death is the most unjustified of all fears, for there's no risk of accident for someone who's dead." 
Korkuların en yersiz (haksızca) olanı ölüm korkusudur ki, ölümden sonra zaten hiç bir şey olma tehlikesi kalmamıştır.
  
  zehni - 23. Mar, 20:59
  
  
 
  
  
  
  "...Ruhum sıkıldıkça ruhum
Cemil Beysiz tambur gibi
apayrı bir hava çalıyor 
vücudum..."
  
  zehni - 23. Mar, 20:49
  
  
 
  
  
  
  İşte böyle akşamlara nasıl güzel yakışır, Fikret Kızılok'un "İçmeden" şarkısı :
"akşam olur hani 
gün suya batar nabız gibi 
tek tek düşünceler 
büyüler insanı 
yaşanan dönmez artık 
gelecek bir bilmece 
mırıldanır dudakların 
geçmişi hece hece 
yastığın uykularda 
yüreğin kuşkularda 
ellerin boşluklarda 
sen de gece olursun 
karanlık meraktadır 
uzaklar yakınlarda 
yelkovan saymaktadır 
geçmiş zaman olursun 
elini uzatsan dokunamazsın 
söylemek istesen konuşamazsın 
dört bir yanında sen varsın 
kaçsan kurtulamazsın 
düşlerin gerçeklerin yalanların 
dostların arkadaşların 
dört bir yanında sen varsın 
bir kadeh içmeden sarhoş olursun"
  
  zehni - 23. Mar, 20:46
  
  
 
  
  
  
  ablütofobi: 	yikanmaktan korkma
arakibutirofobi: 	yerfistigi ezmesini yerken, damaga yapismasindan duyulan korku
araknofobi: 	örümceklerden korkma
asimetrifobi: 	simetrik olmayan seylerden korkma
batofobi: 		derinlik korkusu, yüksek binalarin yanindan geçmekten korkma
dentofobi: 	disçiden korkma
eritrofobi: 	yüz kizarmasindan duyulan korku
fazmofobi: 	hayaletlerden korkma
fobofobi: 		korkmaktan korkma
koulrofobi: 	palyaçolardan korkma
ksantofobi: 	sari renten korkma
paraskavedekatriafobi: ayin onüçü ve cuma olan günden korkma
peladofobi: 	kel insanlardan ya da kellesmekten korkma
ranidafobi: 	kurbagalardan korkma
teratofobi: 	gebe kadinin, sekilsiz, çirkin bir çocuk dogurmaktan korkmasi
venüstrafobi: 	güzel kadinlardan korkma
  
  atif - 23. Mar, 19:26
  
  
 
  
  
  
  Boş zaman; "kültürün temelini" oluşturur.
  
  prometheus - 23. Mar, 18:58
  
  
 
  
  
  
  Lafargue, çalışmaya değil, insanı insanlıktan
çıkaran aşırı çalışmaya karşı mücadele ediyordu. 
Ona göre, 19. yüzyıldan beri işçi sınıfının 
başına bela olan şey "aşırı çalışma"ydı. 
Bu tempo, işçileri her çeşit düşünsel yozlaşmaya, organik rahatsızlıklara götürüyordu. Bu yalnızca bir kötülük değil, 
aynı zamanda delilikti.
işte Lafargue, işçileri, bellerini büken 
bu delilikten kurtarmaya çalışıyordu.
  
  prometheus - 23. Mar, 18:56